21 Ekim 2013 Pazartesi

Artık sen yoksun. Tamamen.

Bugün seni içimden tamamen attım belki de onun durgunluğu şu anda üstümde.Sadece senin yanında ağlayabiliyordum ya hani. Artık tek başıma ağlayabiliyorum kısacası sana ihtiyacım yok. İsterdim daha güzel zamanlarımız geçsin ama kısmet değilmiş. Geriye bakıp düşününce sen benim için hüzünden başka birşey değilmişsin bunu farkettim. Başkaları da hüzünlendirebilir beni, başka şeylerde. Artık şarkılarda, şiirlerde, kitaplarda hüzünleniyorum. Senin yerini onlar aldı belki başka bir kişi alır ilerde bilinmez. Ama artık sana ihtiyacım olmadığını farkettim ve gayet rahatladım. İçimdeki boşluk yok artık o da kayboldu seni atınca. Aramızdaki belirsizlikmiş demekki o boşluk. Artık belirsiz değiliz işte artık bir hiçiz, hiçsin. Haketmemişsin beni, çok kaptırmışım kendimi, hep bir ümit beklemişim bugüne kadar. En büyük salaklığı yapmışım yani. Umut insanı öldüren şeydir hep umut ederdim. Bitti umut vakti hiçbir beklentim yok artık senden. Arama, gelme, ben hiç yokmuşum gibi, hiç olmamışım gibi devam et zira ben öyle yapıyorum ve yapacağımda. Tek başına ağlayabilmek güzelmiş bu hakkımı da almıştın benden bugüne kadar. Neyse artık tamamen sensiz bir hayata devam ediyorum. Sakın unuttuğumu sanma yaşadıklarımızı, yaşattıklarını, hissettirdiklerini. Unutursam affederim, unutursam geri dönerim. İhanetin hiçbir türlüsü unutulmaz. Ve artık ardına kadar kapalı bu kapılar sana. Senin için şu an kapalıdır büyük ihtimal ama ilerde birgün saçma bir sebeple bile olsa gelme kapıma çünkü karşında hiç tanıyamayacağın birini bulacaksın. Demedi deme.

20 Ekim 2013 Pazar

Hayat kısa, zaman geçiyor

İzlenecek çok film, okunacak çok kitap,  dinlenecek çok şarkı, gidilecek çok yer, yapılacak çok şey, okunacak çok şiir, çekilecek çok fotoğraf, izlenecek çok dizi, bakılacak çok manzara ve yaşanacak bir çok anı var ama hayat kısa. Cemal Süreya'nın dediği gibi 'Hayat kısa. Kuşlar uçuyor.' Anı yaşamak isterim aslında korkusuzca. Hepimiz böyle olmak isteriz ama olamıyoruz. Kaybetmek korkuyorum. Herkesi, her şeyi kaybetmekten korkuyorum ondan dolayı susuyorum çoğu zaman. Zaten çevremde az insan kaldı onları da kaybedip yapayalnız kalmak istemiyorum. Ey insanlar, ey beni seven insanlar beraber yaşayacağımız daha çok anı var. Beraber konuşacağımız çok şey var belki de benden öğreneceğiniz şeyler var. Ben sizden çok şey öğreniyorum. Yaşamayı, yalnız kalmayı, yalanı, doğruyu, insanların nasıl ezileceğini sizden öğreniyorum. Benden böyle şeyler öğrenemezsiniz. Çünkü annem bana çocukluğumdan beri 'Kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkalarına yapma' dedi. Ben kimseyi terketmiyorum ondan dolayı. Kimseye yalan söylemiyorum mesela. En önemlisi de kimseyi üzemiyorum. Dilim varmıyor sizleri üzmeye siz beni üzmekten zevk alırken. Hayat kısa arkadaşlar boşuna kasıyorsunuz bu kadar. Umarım birgün herşeyin ne kadar boş olduğunun farkına varırsınız da sahteliklerinizin değil gerçeklerin peşinde koşarsınız. Hayat nefret etmek için çok kısa bunu yeniden anladım, sizde bunun farkına varın bence. Çok zor değil biraz düşününce anlıyorsunuz ben öyle yaptım. Nefret etmiyorum ama unutmuyorum da yapılan şeyleri. Özellikle bu yaz yaşadığım ihaneti. Böyle şeyler insanı güçlü kılar. Güçlüyüz hepimiz ama ben biraz daha güçlüyüm. Herneyse ne yazdığımı da karıştırdım müzikten dolayı. İşin özü arkadaşlar hayat kısa yapmak istediklerinizi yapın çünkü azrailin soğuk nefesini ne zaman ensenizde hissedeceğinizi bilemezsiniz. İyi geceler.

26 Eylül 2013 Perşembe

26.09.2013

26.09.2013 / Perşembe

Hani bugün tatil ya bokunu çıkararak uyudum böyle kör gibi uyudum sevgili günlüğüm. Zaten uyanmamla Nejla'nın gelmesi bir oldu. Akınlara gittik cekuyu gördüm 3 ay sonra. Değişmiş götveren baya saldırgan olmuş. Dışarılarda takıldım evde takıldık falan derken birşey yapmadım. Dizi izledim oyun oynadım sevgili günlüğüm. Gece halı saha maçı vardı Alican'la yine iddaaya girdik ve yine saçma bir gol attı kazandı. Ama efsane bir performans sergiledim. Dünyaları çıkardım penaltılar pozisyonlar falan derken maç 4-4 bitti. Kaderde bu da varmış be kazanamadık sevgili günlüğüm. Herneyse benim kolum falan tutmuyo sen takıl ben uzanıyorum. İyi geceler sevgili günlüğüm.

25.09.2013

25.09.2013 / Çarşamba

Biraz geç uyanmışım sevgili günlüğüm. Derslerden biraz kaçırdım ondan ötürü. Herneyse okula gittim derslere girdim çıktım ve başka birşey yapmadım. Okul bazen gerçekten çok sıkıcı olabiliyor. Eve geldim bir daha uyudum. Bu aralar uyku işini baya bi abarttım ama bir yolunu bulmak lazım. Akşam 9 kişi toplanıp C.S oynadık. Efsane eğlenceliydi ama çok yakında katil olabilirim haberin olsun sevgili günlüğüm. Sarı saman kağıtlara yazıp içerden çıkınca sana geri dönebilirim. Enteresan bir şey olurdu aslında. Herneyse saatlerce C.S oynadık ve eve geldim. Şimdi yine uyuyorum sevgili günlüğüm. Yarın Nejla gelcek falan evin son temizlik işlerini halledeceğiz. Ben kaçar. Sana iyi geceler.

24 Eylül 2013 Salı

24.09.2013

24.09.2013 / Salı

Erken uyumak işe yaradı sevgili günlüğüm. Sabah erken kalktım ve dersime gittim. Alttan aldığım bir derse girdim ve bu bana biraz koymadı değil. Herneyse okul yine sıkıcıydı. İngilizce dersi aynı sıkıcılıkla devam ediyor. Uyudum zaten son ders. Laboratuar dersine kadar 4 saat ara vardı eve geldim yine uyudum. Ne kadar çok uyuyorum bu aralar ben. Ama hala kendimi yorgun ve halsiz hissediyorum. Herneyse Umut'un bilgisayarıyla uğraştım biraz. Laboratuar dersinde değişik şeyler yaptık. Zımpara malzeme falan ama kolay kolay biteceğe benzemiyor. Haftaya yine zımpara devam. Neyse ben uyuyayım yarın dersim erken saatte. Görüşürüz sevgili günlüğüm. İyi geceler.

23.09.2013

23.09.2013 / Pazartesi

Resmi olarak okulları açtık sevgili günlüğüm ve ben sana kavuştum. Gerçek sana. Gecikmeli oldu biraz ilk hafta okulu ektim falan. Bugünde fazla ders yoktu gerçi. Sabah Emre geldi onu karşıladım sonra derse gittim. İlk bölüm dersi ve Yavuz hocanın dersi. Dolayısıyla ben gergindim. Neden bilmiyorum ama Yavuz hoca karşısında çok çekingen oluyorum. Zamanla aşarım ama. Akşam Umut geldi onu karşılamaya gittim bu seferde. Şeyma'yı baya bi ayar ettim. Kendi bu aralar sinirli ama ben eğlendim beni bağlamaz. Dün gece hiç uyumadım ve bu kadar şey yaptım. Tüp taşıdım valiz taşıdım sürüyle vs. vs. Herneyse bugün erken yatacağım sevgili günlüğüm. Daha sonra uzun uzun konuşuruz yine. İyi geceler. Dönem başladı bana bol şans dile.

17 Eylül 2013 Salı

Her anı yarım kalır biraz

Anılar yarım kalmak içindir zaten. Anılarınızı yarım bırakmayın arkadaşlar. Ben şu anda bunun pişmanlığını yaşıyorum. Her sevgilime kaptırmışım kendimi. İrili ufaklı hepsine. Ve hepsine öyle salakça bağlanmışım ki şimdi daha iyi anlıyorum herşeyi. Mesela Kemer'e tatile gitmiştim 2011 yazında ve bir kızla güzel muhabbet ediyorduk. Onunla bir sürü beraber fotoğrafımız vardı. Bir sene sonra bir sevgilim oldu ve o fotoğrafları görünce sil bunları falan dedi direk. Anı işte kardeşim sen niye sil diyorsun. Hata bende ben niye sorgusuz sualsiz siliyorum. Mesela şimdi o tatilin fotoğraflarına bakarken o kızla olan fotoğraflarım yok ve bu yarım kalmış bir anı benim için. Bu arada devamını da söyleyeyim. Sonra o sevgilimden ayrılıyorum ve onunla çekilmiş fotoğrafları da siliyorum. Arkadaşlarımızla beraber gittiğimiz yerlerde mesela tüm fotoğraflar var ve o eski sevgilim artık diye onunla olan fotoğrafları da siliyorum. Sonra yine yarım kalmış bir anı. Son olaylardan sonra sanırım biraz daha olgunlaştım bu konularda. Ben niye izin veriyorum bu kadar bana karışılmasına ve sonrasında niye siliyorum onu ve tüm anılarını da beraber. Bırak kalsınlar ne zararı dokunacak sanki sana. İşte salaklık birazda burda. Ben bu hatayı ilk sevgilimden beri yapıyorum. Sanırım herşeyin öncüsü de o oldu. Çok sevdiğim için bağlamıştım kendimi ve her dediğine evet evet diyordum. Ergenlikten kalma bir alışkanlık işte. Ama bundan sonra hiç bir anı yarım kalmayacak. En son kahpeyle olan fotoğraflarımı da sildim. Baya oldu ama sileli. Artık kim olursa olsun silinmeyecek hiç bir anı ve yakılmayacak yazılan hiç bir şey. Biraz önce çok eski fotoğraflara baktım benim çektiğim fotoğraflar içlerinde artık konuşmadığım arkadaşlarım bile var. Silmedim onlarıda mesela çünkü bir yaşanmışlık var çünkü beraber geçirilen zamanlar ve o zamanların kanıtı olan bu fotoğraflar. Her ne kadar o insanla konuşmuyor olsam bile. Vay be ne günlerdi dedirtiyor insana bunlar. Ama mesela o kızla veya eski sevgililerimle fotoğraflara bakıp geçmişi hatırlayamıyorum. Aklımda hep varlar ama somut olarak yoklar. Belki de sadece bir hayalden ibaretler. İşte bunları en azından kendime hatırlatmak için keşke hiçbirini silmeseydim diyorum. Dediğim gibi sanırım geç olgunlaşıyorum. Bundan sonraki sevgililerimde de aynı hatayı yapmayacağım mesela. Zaten okuyordur bunu ya da okuyacaktır. Bir insanı geçmişinden koparırsanız anılarından koparırsanız geçmişte yaptığı hataları tekrar eder. Ondan dolayı bir insan geçmişiyle yaşamalıdır. Anılarınızı yakıp yıkmayın. Saklayın onları en ücra yerlerde. Çünkü bir insanın en büyük hazinelerinden birisidir anıları. Hem ders alır onlardan hem de nerden geldiğini unutmaz. Umarım hiçbir anınızı hiç olarak görmezsiniz çünkü yıllar sonra aklınıza gelince o günler ağzınızdan sadece ''iyi ki'' kelimesi çıkar.